Türkiye ile ilgili son rapor: Yolsuzlukla mücadelede yerinde sayıyor

Özlem ERMİŞ BEYHAN

Uluslararası Şeffaf­lık Örgütü’nün ye­ni raporunda, Ko­sova, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya’nın yolsuzlukla mücadele için kurumsal ça­ba gösterdiği, ancak Türki­ye, Bosna-Hersek, Karadağ ve Sırbistan’ın bu alanda ya yerinde saydığı veya gerile­me gösterdiği belirtildi. Ra­porda bu ülkelerin Yolsuz­luk Algı Endeksi skorlarına da yer verildi. Türkiye’nin 2020 yılında 40 olan Yol­suzluk Algı Endeksi skoru­nun 2023’te 30’a gerilediği dikkat çekiyor. Türkiye bu skorla tüm Batı Balkan ülke­lerinin gerisinde yer alıyor.

‘Yolsuzlukla Mücadelede Reform ile Gerileme Ara­sında’ başlıklı rapor, Batı Balkanlar’da ve Türkiye’de yolsuzlukla mücadelede te­mel aktörleri, güçlü ve za­yıf yönleri inceliyor. Avrupa Birliği tarafından destekle­nen araştırma Eylül 2022 ile Aralık 2023 tarihleri arasın­da gerçekleştirildi, 19 Hazi­ran tarihinde bir rapor şek­linde açıklandı.

En büyük sorunlardan biri

Raporda, kısmen AB en­tegrasyonuna yönelik iler­leme kaydetmeyi amaçla­yan çeşitli siyasi ve kamu sektörü reformlarına rağ­men, insanların hâlâ Batı Balkanlar ve Türkiye’deki en büyük sorunlardan biri olarak yolsuzluğu gördüğü belirtiliyor.

Uluslararası Şeffaflık Ör­gütü’nün raporunda Tür­kiye’de yolsuzlukla müca­dele çabalarının yerinde saydığı belirtiliyor ve şöy­le devam ediliyor: “Yargıya ve kamu atamalarına mü­dahaleler ve patronaj ağ­ları ile kusurlu hale gelen parti içi demokrasi ortam­ları, Batı Balkanlar ve Tür­kiye’de tespit ettiği­miz temel zayıflıklar arasında yer alıyor. On yıl veya daha uzun bir süredir bu ülkelerin çoğunda iktidarda ‘güçlü adamlar’ var.” Uluslararası Şeffaflık Örgütü raporunda belirtilen ülkelerde yürüt­menin önemli bir güce sa­hip olduğu ve bu durumun onu önemli ulusal reformla­rı yönlendirme ve uygulama kapasitesine sahip önemli bir aktör haline getirdiği be­lirtildi.

Kırılganlık haline geliyor

Raporda, “Örneğin, daha fazla güçler ayrılığının yol­suzlukla mücadele reform­larında en fazla ilerlemeyi sağlayan Kosova ve Kuzey Makedonya’da durum böy­ledir. Ancak bu konum, yü­rütmenin, güçlü siyasi par­ti liderlerinin ve onların yandaşlarının kazanılmış çıkarları, yasadışı kazanç­lar ve siyasi gücü sürdürme arayışı nedeniyle tehlikeye atılması durumunda bir kı­rılganlık haline geliyor. Bu özellikle Türkiye ve Sırbis­tan gibi kuvvetler ayrılığı­nın daha zayıf olduğu ülke­ler için geçerli” uyarısın­da bulunuldu.

İhbarcıyı koruyan yasaya sahip değil

Kosova, Arnavutluk, Ku­zey Makedonya ve Sırbis­tan’ın yolsuzluğa dair ih­barda bulunanları koruyan özel yasalar çıkardığı belir­tilen raporda, bu yasaların hem kamu hem de özel sek­törü kapsadığının altı çizildi. Karadağ ve Türkiye’nin ise ihbarcıları koruyan özel bir yasaya sahip olmadığı belir­tildi. Raporda ayrıca Türki­ye’de “suç teşkil eden fiillere” ilişkin istatistik bulunmadı­ğı da not edilerek Uluslarara­sı Şeffaflık Örgütü verilerine göre 2009 yılından bu yana yolsuzluk ile ilgili suçlama­larda takipsizlik kararların­da artış olduğunun altı çizildi.

“Yolsuzlukla mücadele stratejisi bulunmuyor”

Uluslararası Şeffaflık Örgütü, raporunda şu ifadelere yer verdi: “Türkiye son beş yılda yolsuzlukla mücadele yolunda herhangi bir yasa çıkarmadı, bir reforma imza atmadı. Mevcut bir ulusal yolsuzlukla mücadele stratejisi yok veya bilinen son stratejinin süresi 2014 yılında dolmuş durumda. Türkiye 2006 yılında Yolsuzluğa Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesini imzalamış olmasına rağmen yolsuzlukla mücadele yolunda kayda değer bir girişim ya da bildiri açıklanmış değil.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir